22 Ekim 2008 Çarşamba


İşte yine bir boğaz derdinde daha sizlerleyim. Muhteşem bir revani. Tarifi ise yine yemek işinin üstatlarından Devletşah hanıma ait. Tarif birebir. Hani derler "yiyen bir pişman, yemeyen bin pişman" diye aynen öyle...

19 Ekim 2008 Pazar


İşte bir resim ihaneti daha. Aslında resmin suçu yok, suç onu çekende yani bende. Cam bir mumluğu gümüş rengine boyayıp, üstüne yine gümüş rengi kum boncuklar döküp yapıştırmış ve verniklemiştim. ..miştim diye yazıyorum çünkü, resimde hiç belli olmuyor. Neyse işte, en azından fikir olsun diye bende buraya ekliyorum...

17 Ekim 2008 Cuma


Fırından yeni çıktı bunlar!!! Muffine gel muffine!!!......Bugün yine boğaz derdindeyim. Çikolatalı muffin yaptım ve bunu sizinle paylaşmak istedim. İyimi ettim kötümü bilmem. Görüntüsü güzel ama tadı da bir ayrı güzel oldu :))) Belki sizlerde denemek istersiniz diye tarifini vereyim dedim. Hadi buyrun.....

Çikolatalı Muffin

Malzemeler: 1 yumurta, 100 gr margarin (tereyağını tercih ederim), 1/2 bardak oda sıcaklığında süt, 3/4 bardak şeker, 1,5 bardak un, 1,5 çorba kaşığı kakao, 1/2 paket kabartma tozu, 1/2 paket vanilya, 1/2 bardak damla çikolata, muffin kağıtları

Yapılışı: Fırını 150 dereceye getirip ısınmaya bırakıyoruz. Margarini eritip ılıttıktan sonra, şeker ve yumurta ile birlikte iyice çırpıyoruz. Daha sonra sırayla vanilya, süt, elenmiş un+kabartma tozu+kakaoyu ekliyoruz ve çırpıyoruz. En son damla çikolatanın yarısını ekleyip tahta kaşıkla karıştırıyoruz. Muffin kağıtlarının içine, kaşık yardımıyla yarısına gelecek kadar karışımdan koyuyoruz ve muffin kağıtlarını fırın tepsisine yerleştiriyoruz. Önceden ısıtılmış fırında 15-20 dakika pişiriyoruz. Fırından çıkartır çıkartmaz kalan damla çikolataları üzerlerine pay ediyoruz. Muffinler ılındıktan sonra tepsiden alıp servis tabağımıza yerleştiriyoruz. Afiyet olsun...

Not: Bu malzemeyle 0,50 mm'lik muffin kağıtlarından 17-18 adet muffin çıkıyor.

15 Ekim 2008 Çarşamba


Geçenlerde (tabi bu geçenlerde en az 1 ay öncedir) bir hırka almıştım. Nar rengi diyorlar (mış). Hayatımda o rengi hiç denememiştim. Bir cesaret aldım işte. Onu aldıktan birkaç gün sonra hoby mağazasında öylesine dolaşırken(genelde pek öylesine olmuyor, birşeyler alınıp çıkılıyor), bu boncuklar gözüme çarptı. Hemen aldım. Aldım ama sadece üç tane aldım, çünkü burada malzeme çok pahalı. Eğer doğru dürüst birşey beceremezsem boşa gitsin istemedim. Önce büyük boncukla kolye, küçükleriyle küpe yapmaya karar vermiştim, ama taşlar ağır geldi kulağıma, bende bu modele çevirdim. Aslında birkaç kişiden de fikir aldım. Onlarda buna ok dedikten sonra, kulaklarım yırtılmaktan kurtulmuş oldu. Ya siz, sizde beğendiniz mi?...

10 Ekim 2008 Cuma


Arkadaşlar sizlere yukarıda takdim ettiğim küpenin adı "son dakika küpesi" :))) Geçenlerde bir yere giderken, o kadar takının içinden birşey bulamadım. Daha doğrusu bende bir huzursuzluk, hiçbir şey beğenmeme gibi tatsız tuzsuz bir durum söz konusuydu. Bende oturdum beş dakikada bu küpeleri yaptım ve gittim. Ha çok matah bir şeymi? Elbetteki değil ama yaptım işte:))

Kalın çiçek teline boncukları dizdim, sonra onları helezon şeklinde kıvırdım, bitim yerinede küpe aparatı. İşte bitti...

9 Ekim 2008 Perşembe









Evde uzun zamandan beri duran, üzerine sadece pasta konulduğu zaman renklenen sevgili pasta tabağımın ya da pasta altlığının tipini değiştirmeye karar verdim. Önce peçeteden kelebek motiflerini kestim. Dekupaj tutkalı ile tabağın altından kelebekleri ters çevirerek yapıştırdım. Yine tersinden, sadece kelebek motiflerinin üzerine krem renk akrilik boya sürdüm. Akrilik boya kuruduktan sonra altın renkli sprey boya ile tamamını (yine tersten) boyadım. En sonunda vernikledim. Artık daha renkli ve üzerinde pasta olmasada canlı duran bir pasta tabağım (pasta altlığı) var...:))

8 Ekim 2008 Çarşamba


Eveeet arkadaşlar, şimdi resmi görünce eminim "bayram bitti, bu ne baklavası" diyeceksiniz. Bu benim bayramda yaptığım ama ancak fotoğrafını bloga ekleyebildiğim burgu ya da burma baklavam. Bir arkadaşımla beraber heveslenip yaptık. Ben daha önce iki kere daha yapmıştım ama sevgili arkadaşımın ilk tecrübesiydi. Yazık çok yoruldu ama değdi. Bayramda misafirlerine ben yaptım diyebildiği bir baklavası oldu. Tabi benim de...Bayağı büyük bir hamur yoğurdum, o hamurdan tam 72 adet beze çıktı. Arkadaşım bezeyi biraz büyüttü, ben daha da büyüttüm (bu arada kollarımın koptuğunu ve bacaklarımın uyuştuğunu itiraf etmeliyim). Aman siz o kadar yapmayın. Hele ilk deneme olacaksa azıcık bir hamurla, bir tepsi yapsanız yeter :)) Yiyenler çok beğendi diye size tarifini vermek istedim. Şimdiiiiiiiiiii baklava hamuru için gerekli malzemeler:

1 paket tereyağ
2 yumurta
3 kaşık yoğurt
1 çay bardağı sıvı yağ
1 kaşık sirke
1 çay kaşığı tuz
Aldığı kadar un
Açmak için nişasta
İçi için ceviz
Şerbeti için:
3 bardak su
3 bardak şeker
1-2 damla limon suyu

Yapılışı:
Bir paket tereyağından bir kaşığını oda sıcaklığına getiriyoruz. Biraz unla tereyağını iyice bütünleştiriyoruz. Daha sonra kalan tereyağı hariç bütün malzemelerle güzel bir hamur yapıp üstüne nemli bir bez örterek biraz (20 dk kadar) dinlendiriyoruz. Hamuru ceviz büyüklüğünde bezelere ayırıp, tekrar üzerine nemli bez örterek bir kere daha dinlendiriyoruz. Şimdi sıra geldi açmaya. Bezeleri nişasta ile açabildiğimiz kadar açıyoruz. Mümkün olduğu kadar ince olacak. Açtıktan sonra üzerine cevizi serpip oklavaya sarıyoruz ve hamurun iki tarafından bastırarak burgu haline getirip oklavadan çıkartıyoruz ve tepsiye alıyoruz. Bütün bezeleri bu şekilde açtıktan ve tepsiye dizdikten sonra, ayırmış olduğumuz tereyağını eritiyoruz (biraz ılınmış olmalı) ve üstüne döküyoruz. Daha önceden ısıttığımız 170 dereceli fırında üzeri nar gibi kızarana kadar pişiriyoruz. Piştikten sonra şerbetlemeden 1 hafta kadar saklayabilirsiniz. Ama şerbetlendikten sonra şekerlenmemesi için mümkün olduğu kadar çabuk tüketilmeli.

Şerbeti için 3 bardak su ve 3 bardak şekeri kaynamaya başladıktan sonra altını kısıp 20 dk daha kaynatıyoruz ve ocaktan almadan iki-üç dakika önce bir kaç damla limon damlatıyoruz. Şerbeti ocaktan aldıktan 5 dk sonra soğuk baklavanın üzerine döküyoruz. Baklavanız hazır. Ohhh şimdi size afiyet olsun....

Bu Blogda Ara

Blog Listem

 

ev sohbeti...... Copyright © 2008 Green Scrapbook Diary Designed by SimplyWP | Made free by Scrapbooking Software | Bloggerized by Ipiet Notez